HAFTALIK BÜLTEN - 11.03.2023

Resim

Tarım Dışı İstihdam öncesinde risk iştahı bozuk bir hafta geride kalıyor…

  • Geride bıraktığımız haftada piyasaların daha çok Fed Başkanı Powell’ın Senato ve Temsilciler Meclisi’nde gerçekleştirdiği yarıyıl konu şmalarında verdiği mesajların etkileri gö zlendi. Tarım dışı istihdam (TDİ) verisi öncesinde piyasalarda risk algısının zayıfladığı ve ABD dolarının değer kazandığı görülüyor. Öte yandan Silicon Valley Bankası’na ilişkin söylemlerin de finans sektörü hisselerine satış g etirmesi S&P500 endeksini baskı altında tutuyor. Endeksteki oynaklığı ölçen VIX endeksi 22,8 değeri ile Şubat sonundan beri en yüksek değerine çıktı. Bu durum endeks üzerindeki baskıyı yorumlamada önemli bir gösterge niteliği taşıyor. Tarım dışı istihdam verisinin ise şubatta 225bin kişi artması bekleniyor. Ocakta 517bin kişi artan veride hafta içinde gelen ADP istihdam artışı ve JOLTS raporundaki açık pozisyon sayısının piyasa beklentilerinin üzerinde gelmesi ve Bej Kitap’ta işgücü piyasasının güçlü seyrinin devam ettiğine dair söylemler, TDİ verisinin şubatta da güçlü gelebileceğini gösteriyor.
  • İşgücü piyasasında gö zlenen katılık ve işsi zlik oranının ocakta %3,4 ile düşük seviyelerde seyrediyor oluşu Fed’in aralık projeksiyonunda öngördüğü %4,6’lık işsizlik oranının oldukça altında bulunuyor. Bu durum piyasalarda önümüzdeki dönemde daha fazla sıkılaşma beklenebileceği yönünde son dönemde oluşan algıyı destekler nitelikte. Enflasyonist etkilerin tam anlamıyla kaybolmamış oluşu ve konut hariç çekirdek enflasyonda görülen katılık da Fed’in 22 Mart’ta gerçekleştireceği PPK toplantısı öncesinde tahvil getirilerinin yükselmesinde ana etmenlerden biri olarak duruyor. Bir önceki TDİ verisinin yayınlandığı 3 Şubat’tan bugüne 2 yıllık tahvil getirilerindeki artış 54,4bps olurken 10 yıllık tahvil getirileri aynı zaman diliminde 32,6bps arttı. İki getiri arasındaki farkın kısa vade lehine olması Fed’in politika faizini önümüzdeki dönemde artırdıktan sonra normalleşmenin devam etmesi ile tekrar düşüreceğinin fiyatlandığını gösteriyor. Öte yandan bu "normalleşme" süreci Fed’in tabiriyle yumuşak iniş olarak sonuçlanmayabilir. Tahvil getirilerinin terse dönmesi; yani kısa vadeli getirilerin uzun vadeli getirilerden daha yüksek olması finansal piyasalarda genel olarak resesyon sinyali olarak algılanmakta. 2 yıllık ve 10 yıllık tahvillerin arasındaki getiri farkının yanında New York Fed’in resesyon ölçümlemede kullandığı ve son olarak 8 Şubat’ta güncellediği 3 ay ve 10 yıllık tahvil getiri farkı da önümü zdeki 12 ay içerisinde resesyon ihtimalini %57,13 olarak göstermekte.
  • Yurt içinde bu hafta TÜFE bazlı reel efektif dövi z kuru (REDK) şubatta 57,07’den 58,73’e yükseldi. ÜFE bazlı kur ise 87,82’den 88,03’e geldi. TÜFE ve ÜFE bazlı REDK’te yakın dönemde en düşük seviyeler Aralık 2021’de sırasıyla 47,70 ve 66,49 ile görülmüştü. Hazine nakit dengesi şubatta 171,5 milyar TL, fai z dışı denge i se 140,1 milyar TL açık verdi. 2022 aynı döneminde sırasıyla 55,5 milyar TL ve 95,8 milyar TL fazla vermişti. Şubat ayında gelirler yıllık %25 azalırken, giderler ise %70 arttı. Giderlerdeki yükselişte faiz dışı giderlerdeki %92 artış etkili olurken, faiz giderleri ise %24 azaldı. Bu sonuçla 12 aylık bütçe açığının GSYİH’ya oranı %2,7 olarak gerçekleşti.
  • İşsizlik oranı ocakta mevsim etkilerinde arındırılmış olarak %10,2’den %9,7’ye gerilerken, genç işsizlik oranı %19,7’den %20,2’ye yükseldi. Böylece işsizlik oranı 4 ay aradan sonra tek haneye gerilerken, genç işsizlik oranında Mart 2022’den sonra ilk kez %20 seviyesinin üzerine çıkıldı. Sanayi üretimi endeksi Ocak ayında aylık %1,9, yıllık %7,0 (tkv. ard. yıllık %4,5) artarak deprem öncesindeki dönemde sanayi faaliyetinin güçlendiğine dair geçmiş değerlendirmelerimizi teyit etti. Aylık artışta, uzun zamandır zayıf seyreden inşaat bağlantılı aramalısektörleriöne çıktı.

Dış açıktaki artış kaynaklı cari açık yükseliş sürüyor

  • Cari denge aralıkta 5,91 milyar $, 2022 yılının tamamında ise 48,8 milyar $ açık verdi. 2022 yılında cari açığın yüksek seyrinde enerji ve altın kalemleri ana belirleyici olmaya devametti. Altın ve enerji hariç cari dengede 12 aylık birikimli fazla 50,8 milyar $’a ulaştı. Ocak ayı verilerine göre; dış ticaret açığı 14,2 milyar $ olarak rekor seviyede gerçekleşti. İhracat yıllık %10,3, ithalat ise %20,7 arttı. Altın ithalatı 4,9 milyar $ ile tarihi en yüksek seviyesinde gerçekleşti. Kültür ve Turizm Bakanlığı verisine göre seyahat gelirleri ocakta da artış eğilimini sürdürdü. Ocak’ta cari dengenin 10,3 milyar $ açık vermesini bekliyoruz.

Enflasyonda düşüş eğilimi sürüyor ancak halen yüksek

  • ABD’de ocakta TÜFE aylık bazda %0,5 artarken, yıllık artış %6,4 oldu. Aylık enflasyona en yüksek katkı barınma fiyatlarından geldi; aralıkta %0,8 arttıktan sonra ocakta da aylık %0,7 arttı. Enerji fiyatları ise aralık ayındaki %3,1 düşüşün ardından ocak ayında %2 arttı. Gıda ve enerji hariç çekirdek Tüfe aylık bazda %0,4 yükselirken, yıllık artış hızı %5,7’den %5,6’ya geriledi. Çekirdek TÜFE'nin yüksek seviyelerdeki seyrini sürdürmesi Fed’in para politikası anlamında sıkı duruşunu korumasına neden oluyor. TÜFE’nin şubatta aylık %0,4 artması, yıllık enflasyonun %6,0’a gerilemesi bekleniyor.

Sanayi üretiminde son üçaydır ivme kaybı gözleniyor

  • Çin‘desanayi üretimi artış hızında son üç aydır yavaşlama görülüyor; aralık ayında yıllık artış %1,3'e geriledi. Madencilik ve kamu hizmetlerinde ılımlı büyüme görülürken,imalatsanayinde ise üretim yavaşladı. 2022'nin tamamında sanayi üretimi %3,6 büyüdü. Çin, Kovid-19 kısıtlamalarını hafifletirken, işgücü piyasası ve iç talepteki toparlanmanın, sanayi üretiminde de kademeli iyileşmeye neden olması bekleniyor. Perakende satışlarda daralma ise aralıkta (%-1,8) ivme kaybetmekle birlikte devam etti. Öncü göstergelerden imalat sanayine ilişkin beklenti endeksi ocak ayında 47,0’dan 50,1’e yükseldi. Benzer eğilimin sanayi üretiminde de görülmesi bekleniyor.

ÜFE’de azalış devam ediyor

  • ABD’de ÜFE aralıkta aylık %0,2 düşüşün ardından, ocakta %0,4 arttı. Yıllık bazda artışise %6,5’ten %6’ya geriledi. Aylık bazda özellikle mal fiyatlarındaki %1,2'lik artış öne çıktı; hazirandan bu yana en yüksek artış kaydedildi. Enerji fiyatları ise kasımda %2,2 ve aralıkta %6,7 düşüş göstermesinin ardından ocakta %5 yükseldi. Enerji grubunda ise benzin kalemindeki aylık %6,2 artış etkili oldu. Gıda ve enerji fiyatları hariç ÜFE ise aylık %0,5, yıllık olarak ise %5,4 arttı. ÜFE’nin şubatta aylık bazda %0,3 artış göstermesi ve yıllık artışın %5,4 seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.

ECB’den 50 baz puan faiz artırımı bekleniyor

  • ECB şubat toplantısında kısa vadeli faiz oranlarını 50 baz puan artırdı. ECB, Varlık Alım Programı portföyünü mart başından haziran sonuna kadar ayda ortalama 15 milyar € azaltacak. Pandemi Acil Alım Programı (PEPP) ile ilgili olarak ise Program kapsamında satın alınan menkul kıymetlerin vadesi gelen anapara ödemelerinin 2024 sonuna kadar yeniden yatırılması planlandığı açıklandı. ECB Başkanı Lagarde martta gerçekleşecek toplantıda da politika faizini 50bps artırma eğiliminde olduğunu belirtmişti. Piyasa beklentileri de kısa vadeli faiz oranlarının50 baz puan artırılacağı yönünde.
  • svg
    +90 850 308 61 00
X